7’nci Uluslararası Terörizm ve Güvenlik Konferansı 8 Aralık’ta başladı. Teması “Küresel ve Bölgesel Sorunlar, Güncel Jeopolitik Tartışmalar” olarak belirlenen konferansta, nüfus hareketlerinin güvenlikleştirilmesine ve Ortadoğu Pasifik ve Afrika Bölgesi çatışma alanlarına odaklanıldı. Konferansta “Olası Rusya-NATO krizinde anahtar bölge: Suwalki Koridoru” başlıklı bildirisini sunan Dr. Öğr. Üyesi Atahan Birol Kartal, bölge hakkında önemli tespitlerde bulundu. Kartal, “Jeostratejik konumu ve askeri operasyon yapmadaki karmaşıklığı bölge ülkeleri için önem arz ediyor. Yaklaşık 100 km’lik bir alan olarak bilinen bu bölge oldukça kırılgan ve önemli çünkü NATO ve AB üyesi olan Baltık ülkelerini Avrupa’daki NATO müttefiklerine bağlayan tek yer bu bölgedir” ifadelerini kullandı.

İstanbul Beykent Üniversitesi tarafından düzenlenen 7’nci Uluslararası Terörizm ve Güvenlik Konferansı 8 Aralık’ta başladı. Üniversitenin Taksim Yerleşkesi Adem Çelik Konferans Salonu’nda düzenlenen sempozyuma İngiltere, Çekya, Almanya, Polonya, İspanya ve Somali’den 7, Türkiye’den de alanında uzman ve akademisyen 7 konuşmacı katıldı. Olası Rusya-NATO krizinde anahtar bölge: Suwalki Koridoru başlıklı bildirisiyle konferansta yer alan İstanbul Beykent Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Öğretim Üyesi Dr. Atahan Birol Kartal, bölgeyle ilgili önemli tespitlerde bulundu. Kartal şu ifadeleri kullandı:

“NATO ve AB üyesi olan Baltık ülkelerini Avrupa’daki NATO müttefiklerine bağlayan tek yer”

“Adını Baltıklara yakın bir Polonya’ya ait olan bir kasabadan alan Suwalki Koridoru, Rusya’nın Baltık denizi kıyısındaki eksklav toprağı Kaliningrad ile Belarus’un arasında iki NATO ülkesi Polonya ve Litvanya’nın arasında dar bir bölgede sıkışan sınırlarının oluşturduğu bir yerdedir. Jeostratejik konumu ve askeri operasyon yapmadaki karmaşıklığı bölge ülkeleri için önem arz ediyor. Yaklaşık 100 km’lik bir alan olarak bilinen bu bölge oldukça kırılgan ve önemli çünkü NATO ve AB üyesi olan Baltık ülkelerini Avrupa’daki NATO müttefiklerine bağlayan tek yer bu bölgedir.”

“Belarus, Rus nükleer silahların ülkesine konuşlandırılmasına imkân verdi”

Tarihi ve kültürel yakınlıklar olan Belarus ve Rusya arasındaki askeri ittifakın açık olduğuna vurgu yapan Kartal, “Son referandum ile anayasa değişikliğine giden Belarus ülkenin nükleer tarafsızlığını garanti eden maddeyi kaldırmıştır. Rus nükleer silahların ülkesine konuşlandırılmasına imkân vermiştir. Özellikle 2014 yılındaki Rusya’nın Ukrayna’daki Kırım yarımadasını ilhakı ve NATO ve Rusya gerilimi eski Sovyet ülkelerinde olduğu gibi Baltık ülkelerinde de büyük endişe yaratmıştır. Suwalki koridorunun önemi daha da artmıştır” ifadelerini kullandı.

“Savunulması zor bir bölge”

Doğu Avrupa ülkeleri ve Baltıkların güvenliği için önemli olan koridorun, tüm Avrupa ve NATO ülkelerine genişleyebilecek bir çatışmanın de odak noktasını teşkil edeceğini belirten Kartal, “Belarus ve Rusya arasında sıkışmış olan Suwalki koridorunun savunulmasındaki zorluk, Baltık ülkelerinin güvenlik algılamalarını artırmaktadır. Burada iki otoyol ve bir demiryolu hattı vardır ki bu da savunmanın ne kadar zor olacağını gözler önüne sermektedir. Baltık ülkelerinden özellikle Litvanya’nın olası bir çatışmadan etkilenmesi Polonya ile sınır teşkil eden bu bölge sebebi ile diğer Baltık ülkelerine göre daha fazladır” dedi.

Share:

administrator

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir