Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi (KAFKASSAM) Başkanı Prof. Dr. Hasan Oktay, Asya-Pasifik ülkelerinin yükselen bir güç olduğunu söyleyerek, önümüzdeki 10 yılda dünyanın bu bölgeyi konuşacağını dile getirdi.

İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ), Kırklareli Üniversitesi Kamu Diplomasisi Uygulama ve Araştırma Merkezi (KADAM) ve Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi (KAFKASSAM) iş birliğiyle 1’nci Uluslararası Asya-Pasifik sempozyumu gerçekleştirildi. İstanbul’da yapılan sempozyumun teması ise ‘Siyasi, İktisadi ve Toplumsal Yönleriyle Güney Asya’ olarak belirlendi. Sempozyuma yerli ve yabancı birçok bilim insanı katıldı.

Bu yıl ilk kez düzenlenen sempozyumla bölgedeki siyasi, ekonomik ve toplumsal sorunların masaya yatırılıp, çözüm üretilmesi hedeflendi. Ayrıca, bölgedeki potansiyel tartışılarak Türkiye’deki henüz olgunlaşma aşamasında olan Asya-Pasifik çalışmalarına olan ilgiyi de artırmak amaçlandı.

Sempozyuma yönelik Demirören Haber Ajansı’na (DHA) açıklama yapan İGÜ Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Başkanı Prof. Dr. Şenol Durgun, dünyanın ekonomik ağırlık merkezinin Batı’dan Doğu’ya kaydığını aktardı. Prof. Dr. Durgun, “Asya-Pasifik ülkeleri dünya genelinde giderek öne çıkıyor. Biz bu ülkelere ilişkin bilgileri batıda yapılan çalışmalardan alıyoruz. Türkiye’de bölgeye yönelik çalışma yapmak istedik, bu hedefle sempozyumu düzenledik. Yurt dışında, bölgeye yönelik yapılan çalışmalar kendi bakış açılarıyla oluyor. Asya-Pasifik ülkelerinden akademisyenlerle direk temas edip, birebir görüşmek istedik. Sempozyumda, 12 farklı ülkeden alanında uzman katılımcı yer alıyor. Etkinlikte bölge ülkelerini hem siyasi hem ekonomik hem de kültürel alanda ele alacağız” dedi.

PROF. DR. OKTAY: DÜNYA ARTIK ASYA-PASİFİK ÜLKELERİNİ KONUŞACAK

Dünyada dönem dönem bazı bölgelerin ön plana çıktığını söyleyen KAFKASSAM Başkanı Prof. Dr. Hasan Oktay ise, “Ortadoğu artık güncelliğini kaybetmek üzere, ABD 2 yıldır Asya-Pasifik ülkelerine yönelik bir strateji geliştirmek için çalışıyor. Son nokta dün Rusya, ABD ve Türkiye tarafından konuldu. Bugünden itibaren dünya artık Asya-Pasifik’i konuşmaya başlayacak. Asya-Pasifik ülkeleri nüfusu, ekonomisi, sosyal hareketliliği açısından tekrar dünya gündemine taşınacak. Önümüzdeki 10 yıl Asya-Pasifik konuşulacak. Çünkü bu bölge büyük bir nüfusa, ekonomik güce ve patlamaya hazır bir hareketliliğe sahip. Ekonomik güçleri var ama nüfusu fazla, sosyal açıdan ikisini birleştiremiyorlar. O yüzden nüfus ihraç etmek istiyorlar. Savaş nedeniyle Afgan nüfusunun yüzde 60’ı ülkeyi terk etmek üzere. Hindistan ve Pakistan rakamı bile belli olmayan nüfusla ekonomiyi birleştiremediği için batıya doğru göç hareketliliğine katıldı” diye konuştu.

ABD’NİN BÖLGEDEKİ STRATEJİSİ

Yakın zamanda 50 milyon insanın Asya-Pasifik bölgesinden batıya gitmesinin beklendiğini aktaran Prof. Dr. Oktay, “Böyle olunca dünyanın sosyal dengesi bozulacak, bu nedenle diğer ülkeler, bölgede çözüm üretmek istiyorlar. ABD’nin özellikle Çin merkezli geliştirdiği gelecek stratejisinde, bu ülkeyi kendi bölgesinde tutmak, nüfusunun hareketliliğini önlemek ve ekonomisiyle nüfusunun kendi kendine yeter hale getirmek yatıyor” ifadelerini kullandı.

100 MİLYON ÇİNLİ DÜNYADA HAREKET HALİNDE

Türkiye’nin, Asya-Pasifik ülkeleri için çok önemli geçiş noktasında olduğunu dile getiren Prof. Dr. Oktay, “Çin kendine yeterse dünyaya nüfus ihraç etmekten vazgeçecek, şu anda 100 milyona yakın Çinli dünyada hareket halinde, yerleşmeye çalışıyor. O yüzden önümüzdeki günlerde nüfus ile ekonomiyi birleştirebilecek, ekonomiyi daha hızlı hale getirip, ihracata dönük bir hamle yapılması bekleniyor. Hindistan ve Pakistan bu noktada oldukça önemli. Ekonomik açıdan Türkiye ile irtibatta olup dünyaya açılmak istiyorlar. Türkiye çok önemli bir geçiş noktasında, doğu ve batı arasında bütün teorileri de biliyor. Hem Asya’yı hem de Avrupa’yı bilen ender bir coğrafyayız. Türkiye’nin tecrübeleri Asya-Pasifik için oldukça önemli olacak” dedi.

TÜRKİYE İLE ASYA-PASİFİK ÜLKELERİ İLİŞKİLERİ GELİŞİYOR

Türkiye’nin bölgeyle yakından ilgilendiğini aktaran Kırklareli Üniversitesi Kamu Diplomasisi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Muharrem Ekşi de, sempozyumun Türkiye ile bölge ülkeleri arasındaki siyasi, ekonomik ve ticari gelişmelere katkı sağlayacağını söyledi.

TİCARET HACMİ 70 MİLYAR DOLARA ULAŞTI

Doç. Dr. Ekşi, “Asya-Pasifik bölgesi küresel siyasette ekonomik yükselişiyle ortaya çıktı. Bu uluslararası siyaset sahnesinde ‘Asya’nın yükselişi’ diye tanımlanıyor. Bölgenin ekonomik olarak dünyanın yüzde 30 gücüne sahip olması bağlamında Türkiye’de ticaret diplomasisi yürütüyor. Türkiye tabi ki Asya-Pasifik’te sadece ticari ilişki geliştirmiyor aynı zamanda siyasi, kültürel, sosyal ilişkilerini de geliştirmek için politika izliyor. Türkiye bu bağlamda büyükelçilik sayısını 15’e çıkardı. 2004 yılında 17 milyar dolar olan ticaret hacmi de 2017’ye gelindiğinde 70 milyar dolar oldu.

Share:

administrator

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir